"Askerî darbe ve müdahalelerin üçüncü dayanağı TSK İç Hizmetler Kanunu 35. maddesinde ifadesini bulmaktadır: "Silahlı Kuvvetler'in vazifesi; Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve korumaktır."
Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve korumak TSK'nin vazifesi olunca, "kollama ve koruma"yı gerektiren "tehdit ve tehlike"nin tespit ve tayini de TSK'nin uhdesine geçmekte, en azından TSK bunu böyle anlamaktadır. Bu, 28 Şubat'taki meşhur deyimiyle "durumdan vazife çıkarma"ya kapı aralamaktadır."
Bir yazarın köşe yazısını okurken kafam allak bullak oldu. Ben sıradan insanım bazı konulara çok direk bakarım. Anlamsız yere dolanmak bana bir şey ifade etmez.
"Türk yurdunu ve Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve korumaktır" bu herkesin görevi değil midir? Birileri bunu dayanak göstererek darbe yapmaya çalışmış bu madde dayanak olmuş.
Ya birileri çıkar İslam Cumhuriyeti yaratmaya kalkanlar var (ki yalan da değil) derse
I. Devletin şekli
MADDE 1.– Türkiye Devleti bir Cumhuriyettir.
bu da Anayasanın 1. maddesi evet İslam Cumhuriyeti yaratmaya kalkanlar var diye darbe yapmaya kalkarsa, vay 1. madde dayanak gösterildi 1. maddeyi kaldıralım mı diyeceğiz. Darbe yapmaya kalkanın hiç suçu yok bu maddeler mi suçlu?
Biz de ağzımız açık vay siyasiler bizi düşünüyor aralarında anlaşmaya mı çalışıyor demeliyiz?
Yoksa
Dokunulmazlıkları kaldırın.
Darbelerin sorumlularını yargılayın.
Demokratik değişiklikleri yargıyı ele geçirmek için referandumun içine yem etmeyin.
Darbe teorileri üretip, suçlular ile suçsuzları harmanlayıp bir arada hapiste tutulmalarını önleyin.
Üniversitelerin kendi rektörlerini seçebilmelerinin önünü açın
bunları mı istemeliyiz?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder